diffuser Tyrkisk
3 oversettelser
| Oversettelse | Kontekst | Lyd |
|---|---|---|
|
difusor
vanlig
🇪🇸 El difusor de aroma aromatiza la habitación
🇹🇷 Koku difüzörü odanın havasını kokulandırır
🇪🇸 Utilizo un difusor para dispersar aceites esenciales
🇹🇷 Esansiyel yağları dağıtmak için bir difüzör kullanıyorum
|
teknisk | |
|
dağıtıcı
vanlig
🇪🇸 El difusor de agua ayuda a humedecer el ambiente
🇹🇷 Su dağıtıcısı ortamı nemlendirir
🇪🇸 Este difusor dispersa el aire con fragancias
🇹🇷 Bu dağıtıcı kokularla havayı dağıtır
|
daglig bruk | |
|
yaygınlaştırıcı
sjelden
🇪🇸 El autor utilizó un difusor para extender sus ideas
🇹🇷 Yazar fikirlerini yaymak için bir yaygınlaştırıcı kullandı
🇪🇸 El poeta empleó un difusor para difundir su mensaje
🇹🇷 Şair mesajını yaymak için bir yaygınlaştırıcı kullandı
|
litterær |